TRABZON – Trabzonspor için Fenerbahçe’ye karşı oynadığı derbiler her zaman derbi olarak nitelendirilen Galatasaray ve Beşiktaş maçlarından daha özel olmuştur. Trabzonspor’un tescilli 7 şampiyonluğunun 5’inde Fenerbahçe’nin yarışta ikinci olması, sarı-lacivertli kulübün Trabzonspor’un Süper Lig’e yükseldikten sonra elde ettiği 12 şampiyonluğun 6’sında yarışı bordo-mavili kulübün ikinci bitirmesi iki kulüp arasındaki rekabeti yükselten en önemli etken olarak görülüyor.
Rekabette gerilimi yükselten olay ise 1995-1996 sezonunda yaşanmıştı. 1976’dan 1985’e kadar 6 kez şampiyonluk yaşayan bordo-mavili kulüp 11 yıllık hasreti bitirmeye çok yaklaşmıştı. Dönemin futbol otoriteleri tarafından Hami’li, Şota’lı, Ünal’lı, Abdullah’lı Trabzonspor kadrosu tarihin en iyi Türk takımlarından biri olarak nitelendiriliyordu. Fırtına, 32. haftada kendisini 1 puan geriden takip eden Fenerbahçe’yi konuk edecekti. Trabzonspor’a beraberlik dahi yetecekti ama rekabet mutlak hedefi galibiyet haline getiriyordu. Hafta boyunca yaşanmayan olaylarla medyada gerilim yükseltilmişti.
95-96 SEZONUNDA KIRILMA YAŞANDI
Maç günü şehir güvenlik güçleri ile kuşatıldı. Öyle ki dönemi yaşayanlar maç günü evlerine gitmekte bile güçlük yaşadığını anlatıyor. Trabzonspor’a beklenildiği gibi maça müthiş başlıyor Abdullah’ın golü ile 1-0 öne geçmeyi de başarıyor ama maçın psikolojisini yönetmekte güçlük çekiyordu. Skoru korumak yerine rakip kaleye akın akın giden Trabzonspor, kalesinde gördüğü 2 golle yıkıldı ve şampiyonluğu kaybetmişti. Ertesi gün Trabzon’da mutlu tek kişi yoktu, dükkanlar açılmamıştı. Giresun’un Görele ilçesinde Trabzonspor taraftarı Mehmet Dalman kendini ağaca asarak intihar etmişti.
Bordo-mavili kulübün Gürcü futbolcusu Şota Arveladze kaybedilen şampiyonluktan sonra Trabzon’u verdiği bir röportajda şu sözlerle anlatmıştı:
“96 yılında şampiyonluğu kaybettiğimizde şehir sessizliğe bürünmüştü, kimse konuşmuyor herkes boş boş birbirine bakıyordu. Trabzon’da hayat durmuştu 1 hafta. Ömrümde böyle bir şey görmedim. 5 sene önce Gürcistan’da savaş olmuştu, şehirler bombalanmıştı ama hiçbir şey olmamış gibi insanlar gülüp eğlenerek normal hayatına devam ediyordu. Trabzon’da savaş yoktu fakat şampiyonluğu kaçırdığımız için savaştan daha ağır etki oldu.”
Kaybedilen şampiyonluk Trabzonspor’un kaderini değiştirmişti. 5 yıl şampiyonluğa ambargo koyması beklenen kadro zamanla dağıldı ve Trabzonspor yeniden gerileme dönemine girdi.
2003-2004’te ‘öze dönüş’ planlamasıyla yeniden şampiyonluğa oynayan Trabzonspor, yine Fenerbahçe’nin ardından ligi 2. bitirmişti. 2004-2005’te daha iddialı yarışan Trabzonspor, hakem Cem Papila’nın yönettiği maçta tartışmalı kararlarla rakibi Fenerbahçe’ye yenilerek ligi yine ezeli rakibinin ardında 2. bitirdi.
2010-2011 SEZONU SONRASI GERİLİM ARTTI
İki kulüp arasında olayları tırmandıran sezon ise 2010-2011 sezonuydu. Trabzonspor, ligin ilk yarısını Fenerbahçe’nin 9 puan önünde lider tamamlamış ve 26 yıl sonra şampiyonluğa en yakın sezonunu yaşıyordu. Sezon sonunda iki takım da 82 puana ulaşırken 22 Mayıs 2011’de Fenerbahçe, averajla şampiyonluğu kazanan taraf olmuştu.
Fakat bu tarihten 43 gün sonra başlayan 3 Temmuz Şike Operasyonu ile Fenerbahçe’nin de aralarında bulunduğu 19 kulüp şike yapmakla suçlandı. Fenerbahçe UEFA Disiplin Kurulu tarafından Avrupa kupalarından 2 yıl men edilse de Süper Lig’de şampiyonluğu TFF tarafından tescil edildi. Trabzonspor camiası ise mahkeme kararlarına rağmen şampiyonluklarının tescil edilmediği görüşüyle 2010-2011 sezonunun şampiyonu oldukları iddiasından o günden beri vazgeçmediler.
2010-2011 sezonundan sonra iki kulüp arasında olan rekabetin gerilim boyutu daha da arttı, birçok maç olaylı sona erdi, tamamlanamadı.
TRABZONSPOR SON YILLARDA PSİKOLOJİK ÜSTÜNLÜĞÜ ELE GEÇİRDİ
Ezeli rekabette son dönemde psikolojik üstünlüğü Trabzonspor ele geçirdi. İki takım arasında oynanan son 10 maçın 6’sını Trabzonspor kazanırken Fenerbahçe 3 kez galip gelebildi, 1 maç da beraberlikle sona erdi.
Son 4 yılda Trabzonspor 1 şampiyonluk, 1 Türkiye Kupası, 2 Süper Kupa elde ederken Fenerbahçe henüz oynanmayan Süper Kupa karşılaşması dışında sadece 1 Türkiye Kupası zaferi elde etti.
Beklentilerin çok altında bir sezon geçiren Trabzonspor, ligin ilk yarısında deplasmanda 3-2 mağlup ederek hem 10 maçlık galibiyet serisine son verdiği hem de liderlikten indirdiği rakibini sahasında da mağlup ederek kötü geçen sezonda teselli bulmak istiyor. Ancak Fenerbahçe karşılaşması Trabzonspor camiası için sıradan bir teselli değil. Öyle ki birçok bordo-mavili taraftar “Gerekirse şampiyon olmayalım da Fenerbahçe’yi yenelim” sözleriyle sarı-lacivertli takımla olan rekabetin kendileri için ne kadar önemli olduğunu dile getiriyor.
Sokaklarda seçim gündeminin ramazanla birlikte yaşandığı Trabzon’da hafta boyunca akıllarda olan tek ortak düşünce ise Fenerbahçe derbisi. Kentte en uç grupların dahi birleştiği tek oluşum olan Trabzonspor camiası derbi için oldukça iddialı. Seçim yarışında birbirlerine en sert şekilde yüklenen karşıt partililer bugün oynanacak derbide omuz omuza olacak.
Trabzonspor sezon içinde kötü gitse de rakibine karşı son yıllarda ortaya koyduğu psikolojik üstünlük, bordo-mavili taraftarların galibiyet beklentisini artırıyor.
‘FENERBAHÇE’Yİ YENELİM ŞAMPİYON OLMAYALIM’
Dev karşılaşma öncesi konuştuğumuz Vira taraftar grubu kurucularından Savaş Özlü, Fenerbahçe karşılaşmalarının kendileri için sıradan bir derbi olmadığını söyledi. Trabzonspor ile Fenerbahçe karşılaşmalarının Türkiye’deki en büyük derbi olduğunu belirten Özlü, “Yıllardır Fenerbahçe ile olan rekabetimizde Trabzonspor’un hakkı çok kez gasp edildi. Bizim için ‘Gerekirse şampiyon olmayalım da Fenerbahçe’yi içerde dışarıda yenelim’ hedefi vardır. Bizim bu yıl kaybedeceğimiz bir şeyimiz yok ama Fenerbahçe’nin kaybedeceği şampiyonluk var” dedi.
Trabzonspor’un şampiyonluk için iddiasının olmamasının kendileri için derbiyi önemsizleştirmediğini de kaydeden Özlü, “Şampiyon biz olmadıktan sonra kim olsa bizim için fark etmez, bizim için önemli olan Fenerbahçe’yi mağlup etmek. Bunun puan durumundaki yerle alakası yok. Biz yıllarca gergin ortamlarda oynadığımız maçları kaybettik. Ancak bunu aştık ve psikolojik üstünlük artık bizde. Bugün de galip geleceğimizi düşünüyoruz. Bu yıl tek sevincimiz Türkiye Kupası zaferi ve Fenerbahçe galibiyeti olacaktır” ifadelerini kullandı.
Vira taraftar grubundan Savaş Özlü, Fenerbahçe derbilerinin şampiyonluk kadar kıymetli olduğunu söyledi. ‘EZELİ HUSUMETLİYİZ’
Trabzonspor taraftarı Celal Samancı da Fenerbahçe derbilerinin kendileri için en önemli karşılaşma olduğunu söyledi.
Trabzonspor-Fenerbahçe derbilerinin önemini çocukluk yıllarından itibaren anladığını ve takip ettiğini dile getiren Samancı, “Sıralamamız ne olursa olsun bu maçlara hep farklı motive oluyoruz. Biz Fenerbahçe ile ezeli husumetliyiz. 2010-2011 şampiyonluk kupası iade eline kadar da bu sürecek. Galatasaray, Beşiktaş da bizim ezeli rakibimiz ama Fenerbahçe ile rekabetimizin boyutu ayrı. Deplasmanda olduğu gibi Fenerbahçe’yi yine mağlup edeceğiz” diye konuştu.
Bordo-Mavili taraftar Celal Samancı galibiyete inanıyor. ‘HER ŞEY KÖTÜ GİTSE DE FENERBAHÇE GALİBİYETİ MUTLU EDER’
Kritik derbi için Samsun’dan Trabzon’a gelen Ünal Uzunali de karşılaşmadan galibiyet bekliyor.
Fenerbahçe karşılaşmalarını önemli kılan etkenin uğradıkları haksızlıklar olduğunu savunan Uzunali “Futbola dair ilk hatırladığım, 1996 sezonunda Fenerbahçe otobüsünü Akçaabat’ta yuhalamamdı. Benim büyüklerim de ben de Trabzonspor’un Fenerbahçe karşısında çok haksızlığa uğradığına şahit olduk. 2005 yılındaki Cem Papila yönetimindeki maç ve 2011 yılındaki şike sürecini çok yakından gördüm. Bu yüzden bu karşılaşma bizim için ne sırdan bir 3 puan maçı ne de sıradan bir derbi anlamı taşıyor. Her şey kötü gitse bile Fenerbahçe galibiyeti bizim için büyük mutluluktur” dedi.
